top of page

Çatışmadan Kaçınmak Üzerine

  • Yazarın fotoğrafı: Cansu Coşkun
    Cansu Coşkun
  • 3 Tem 2023
  • 4 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 13 Eyl

Kendinizi çatışmanın ortasında bulabileceğiniz ilişkileri, çatışmayı yoktan var edebilecek tarifleri, alevlendirecek olasılıkları sorsam neler gelir aklınıza? Muhtemelen herkesin kendi deneyimi doğrultusunda söyleyecek birkaç sözü, gözünde canlanacak sahneleri olacaktır. Peki çatışmadan kaçmanın yolları var mı? Eminim ki herkes bunun için de kendince en iyi yolu bulmuştur. Bulmuştur da acaba o yolun taşları nasıl örülmüştür ve o yol tam olarak nereye çıkmaktadır?


Ben anladım ki hayatta çatışmadan kaçabileceğimiz hiçbir yer yok. Evdeki çatışmadan kaçsa insan sosyal hayatta karşılaşıyor, orada görmezden gelse iş yaşamında görüyor, orada da mı yok saydı? Romantik ilişkilerde karşısına çıkıyor. Hadi diyelim romantik ilişkilerde de çatışmamak için bilinçli veya bilinçsizce elinden geleni yaptı, ya kendi içindeki sessiz çatışmalar? Çok derinden gelen, ihtiyaçları hatırlatan incecik ses ile onu bastırmaya çalışan ses arasındaki gerilimden bahsediyorum. Bu içsel gerilim aslında o kaçtığı çatışmanın tam da ortasında bırakmıyor mu?


Fikir ayrılığına düşmek ve kendi ihtiyaçlarını ifade etmek bazen kimileri için gerçekten çok zor. Eğer düşüncelerinizin önemsenmediği, kendi istek ve ihtiyaçlarınızla özerk bir birey olarak kabul edilmediğiniz, baskı hissettiğiniz, sınırlarınızın görülmediği, olduğunuz halinizle değerli ve yeterli hissetmediğiniz bir ailede büyüdüyseniz muhtemelen bazı şemalar geliştirdiniz. Karşılanmamış duygusal ihtiyaçlarınızın beklendik meyvesi olan şemalar… Günlük hayatta anlaşmazlıklar, çatışmalar ve fikir ayrılıkları gündeme geldiğinde, bunlara yüklediğiniz anlamları belirleyen de işte bu şemalar olabiliyor. Haliyle, bu gerilim hangi şemaya dokunuyorsa kişi o şema veya şemalarla baş etmeye çalışıyor. Ve bazen kaçınma en kestirme, en pratik, en hızlı baş etme yöntemi olabiliyor. Birkaç örnekle biraz daha açmak istiyorum.


Kusurluluk şeması kişiye kendini değersiz, hatalı veya eksik hissettirir. Bazen çok açık yaşanır bu hisler bazen de üzeri sıkı sıkı örtülüdür. Kişi kusurlu olarak gördüğü yönlerinin her an ortaya çıkacağı endişesi taşır. Görünüşünde bir kusur olduğuna inanabilir, yaptığı işte beceriksizlik, kabul edilemez istekleri ve hepsinin sonucu olarak utanç sebebi bir varoluş biçimi… Bütün bu inançların ortaya çıkardığı duygular öyle yoğun olur ki kişi bazen ancak ve ancak tetiklenmeden kaçınarak baş eder şemayla. Kendini kusurlu hissedebileceği her ortamdan ve durumdan uzak kalarak o yıkıcı hisleri bertaraf eder. Çatışmalar da doğası gereği kendini savunma, ihtiyaçlara sahip çıkma, kendine inanma gibi nitelikler barındırır. Bütün bunlarla birlikte hata yapma ve yanılmış olma ihtimallerini taşır. Kusurluluk şemasını taşıyan kişilerin hata yapma ve yanılma karşısında çok hassas olduklarını düşünürsek çatışma yaşamak bu kişiler için fazlasıyla tehditkardır. Çatışmadan kaçınma kusurluluk hissinden kaçınmanın en hızlı yoludur. 


Çatışma fikrinin tetikleyebileceği bir başka şema Başarısızlık. Ne yaparsa yapsın hep diğerlerinin daha iyi yerlerde, kendisinin dipsiz bir başarısızlık kuyusunda olduğuna inanan birini hayal edelim. Akademik olarak, iş yaşamında, sporda, sanatta, ilişkilerde kısacası hiçbir alanda başarılı hissetmeyen kişi haliyle kıyaslamaya, yarışa, eleştiriye hassas olacaktır. Bu hassasiyet de olası bir çatışma halinde şemayı tetiklemek için fazlasıyla yeterlidir. İkili ilişkilerde veya aile, iş ortamı gibi daha geniş gruplarda karşıt düşüncelerin gerilimi yükseltmesi, her konuda başarısız olduğuna inanan kişi için çok yoğun bir kaygı yaratır. Başarısızlık duygusuyla yüzleşmek, diğerlerinin bu başarısızlığı görmesi, her yerde olduğu gibi tartışmada da başarısız olacağı gibi binbir ihtimal doğar. Durum böyleyken, kaygıyla ve şemanın tetiklenmesiyle birlikte gün yüzüne çıkacak bütün duygulardan korunmanın yollarından biri de çatışmadan, çatışma yaratacak durumlardan kaçınma olur. Fikir ayrılıklarına, yarışa ve kendini savunmaya kapı aralayan her türlü durumdan uzak durarak başarısızlık inancının kendini hatırlatmasının önüne geçer.


Boyun Eğicilik şeması da beliriyor aklımda çatışma fikrini düşününce. Kendi istek ve ihtiyaçlarını hepten yok sayan, ilişkide diğeri için varlığını sürdüren, herkesle iyi anlaşmak için kendini zorlayan bir kişilik yapılanması. Bu şemanın hakimiyetinde biri için diğerlerine sınır koymak, kendi kararlarını vermek, seçimler yapmak ve sorumluluk almak ne kadar zordur tahmin edersiniz. Belki de anlaşmazlıklardan ve çatışmalardan kaçınmanın en şiddetli yaşandığı şema Boyun Eğicilik. Diğerinin düşünceleri ve duygularının her zaman öncelikli olduğu, ilişkinin ve kalan her şeyin kontrolünün diğerine bırakıldığı bir ilişkide anlaşmazlık ihtimali neredeyse imkansızdır. Hal böyle olunca çatışmaya olanak vermemek, anlaşmazlık yaşanabilecek her ihtimalin önüne geçmek şemayla baş etmenin en yaygın yollarından biri olur.


Çatışmadan kaçınma her ne kadar şaşırtıcı görünse de Haklılık şemasında da oldukça yaygın. Bu şemaya sahip kişilerde çok az empati becerisi, kendini ve ihtiyaçlarını diğerlerinden üstün görme, talepkarlık ve zaman zaman zorbalık görülür. Bütün bu özellikler çatışma, tartışma, anlaşmazlıklar için oldukça elverişli bir zemin hazırlıyor gibi görünebilir eğer kişi şemaya teslim olmuşsa. Ama şema ile baş etme yolu kaçınmaysa, üstün hissetmeyeceği ve “kazanamayacağı” durumlardan uzak durur. Çatışma sebebi her ne ise sonucunda kaybedebilir, kendi ihtiyacı veya isteği karşılanmayabilir, son söz karşısındakinin olabilir… Yenilgi anlamına gelen bütün bu sonuçlar Haklılık şeması için baş etmesi çok zor duygular yaratır. Bu duygulardan kaçınmak için kişi çatışmadan kaçınır.


Kaçınmanın bütün şemalar ve bütün tetikleyiciler için anlamı var. En basit ve temel anlamını en eski anılarda bulabiliriz: çocuklukta. Çocuklukta bakım verenlerle ilişkide eksik veya sorunlu yerler varsa o yerlerin yaratacağı tahribattan korunmak ve hayatta kalabilmek için o yerleri yok saymak bir çözümdü. Bugün yetişkin olarak zorlayıcı duygular kapıyı çaldığında o kapıyı açmamak için kaçınma davranışları işe yarıyor gibi görünse de kısa süreli yok saymanın ötesine geçemiyor. Eğer çatışma ise kaçınılan şey, önce çatışmanın anlamına bakabilir kişi kendi içinde. Çatışmaktan kaçarak nelerden kaçmaya çalışıyor aslında? İşe yarıyor mu peki bu uzun vadede? Hangi şema çatışma karşısında tetikleniyorsa o şemayı fark etmek, hissettirdiği duyguları anlamak ve çatışmayı yönetebilmek için neye ihtiyaç varsa o ihtiyacı karşılamak çok daha sağlıklı bir çözüm olacaktır. Becerilerini, şimdiye kadar yaptıklarını, sevildiğini ve önemli hissettiği ilişkilerini, özgürlüğünü ve sınırlarını hatırlamak genelde yardımcı olur. Kişi, şema tetiklenmesiyle değil de Sağlıklı Yetişkin yanı ile yaklaştığında çatışma bambaşka bir anlam kazanacak muhtemelen. Gelişme, ilerleme, öğrenme, deneyim kazanma, uzlaşı gibi yeni anlamlar bulacak kendine.

Klinik Psikolog Cansu Coşkun

Psikonet İyi Hissetmek Sayı: 17 - 01/2024



 
 
bottom of page